1. Hafta
GEBELİĞE HAZIRLIK
Her iki adetin ortasındaki dönem kadının yumurtladığı dönemdir ve gebelik bu dönemde oluşur. Ancak gebelik haftasını hesaplarken başlangıç olarak, gebe kalınan ilişkinin olduğu gün değil, bundan yaklaşık 14 gün öncesi yani son adet kanamasının ilk günü (SAT) kabul edilir. Herzaman ilişki günü net olarak belirlenemeyeceği için hesaplamaların daha kolay olması amacıyla son adet tarihi başlangıç noktası olarak alınır ve hafta hafta hesaplanır. Sizde takipler sırasında hafta belirtmeyi öğrenmelisiniz. Bu şekilde hesaplandığında gebelik 280 gün yani 40 hafta sürer.
Yumurtayla sperm tüplerde buluştuktan sonra oluşan embriyo 5-6 gün içinde rahim içine yerleşir. Bu dönemde ya da daha doğrusu gebe kalmaya karar verildiği andan itibaren zararlı alışkanlıklardan vaz geçmek uygundur. Örneğin sigara içmeye son verilmeli, aşırı alkol alınmamalı ve bebeğe zarar verebilecek ilaçlar konusunda dikkatli olunmalıdır. Uygun ve sağlıklı beslenme alışkanlığı elde edilmeli, bol miktarda taze meyva ve sebze tüketilmeli, yapay maddeler içeren besinlerden uzak durulmalı ve yeterli miktarda su içilmelidir. Gebe kalmaya karar verildiği andan itibaren folik asit kullanımı önerilmektedir. Daha önceden başlanmadı ise bu zaman içinde folik asit alımına başlanmalıdır. Folik asit bebekte sinir sistemi anormallikleri riskini azaltmaktadır. Eğer mümkünse hafif egzersiz yapmak ve stresden uzak durmak dünyaya getirmeye çalıştığınız bebeğiniz için oldukça iyi bir başlangıç olur.
Adetden sonraki ilk hafta içinde yumurta kadının yumurtalıklarında kesecik (folikül) içinde gelişmeye başlar. Böylece ilk hazırlıklar oluşur.
2. Hafta
YUMURTANIN ATILMASI
Anne adayının yumurtalıklarında yumurta hücresi gelişir (yumurta hücresi folikül adı verilen kesecik içinde gelişir). Buna paralel olarak endometrium adı verilen rahim zarı da kalınlaşmaya başlar. Bu kalınlaşmanın amacı döllenme meydana geldikten sonra oluşacak embriyonun rahim içinde rahatlıkla tutunmasını sağlamaktır. Yeni gelişecek olan canlının ihtiyaçlarını karşılamak üzere vücudun bu kısmında bazı kimyasal değişiklikler olur ve kanlanma artar. Bu haftanın sonunda gelişen kesecik çatlar ve yumurta atılır, yani yumurtlama meydana gelir. Atılan yumurta tüplerin içine girer. Genellikle kadınlar her ay bir adet yumurta üretir. Eğer kadın iki ya da daha fazla yumurta üretirse çift yumurta ikizleri veya üçüzler oluşabilir. Bazende tek bir yumurtanın döllenmesinden sonra embriyo 2 ayrı parçaya ayrılarak tek yumurta ikizlerinin gelişmesine neden olabilir.
3. Hafta
HAYATIN BAŞLADIĞI ANDASINIZ
Yumurtalıklardan atılan yumurta hücresi ile erkekden gelen sperm fallop tüplerinde karşılaşır. İlişki esnasında vajina içine yaklaşık 60-200 milyon sperm bırakılır ve spermlerin sadece %1’i yani 3 milyon kadarı rahim içine girebilir. Rahim içine giren spermler kadının üreme organları içinde ilerleyerek tüplere kadar ulaşırlar. Yaklaşık olarak 400-500 adet sperm yumurta etrafında kümelenirmen bunlardan sadece 1 tanesi yumurtanın zarını geçerek içine girer ve 10 saat süren bu seyahat bitmiş olur. Yumurta hücresi zona pellucida adı verilen bir tabaka ile çevrilidir, spermin bu tabakayı delerek yumurta içine girmesinden sonra zona pellucida yapısını değiştirir ve başka bir spermin girişine izin vermez.
Döllenme ile birlikte anne ve babadan gelen özellikler harmanlanarak oluşacak bebeğin yapısı belirlenir. Döllenmeden 1-2 gün sonra hücre bölünmeye başlar ve sonrasında yaklaşık her 20 saatte bir hücre sayısı ikiye katlanır. Hücre sayısı 16’ya ulaştığında artık zigot morula adını alır ve içersinden rahim boşluğuna doğru olan seyahatini devam ettirerek. 4. gün uterus içine ulaşır. Bu aşamada hücre bölünmesi hızla devam etmektedir ve merkezde bir boşluk oluşmaya başlar. Bu aşamadaki oluşuma blastokist adı verilir. Blastokist aşamasında artık hücre farklılaşmasıda başlamaktadır. Hücrelerin bir kısmı embriyoyu oluştururken geri kalanlar plasentayı yapmak üzere farklılaşır.
Döllenmeden 5-6 gün sonra implantasyon yani rahim içine yerleşme başlar. Blastokist zona pellucida’yı yırtarak çıkar. Buna Hatching (kabuğundan çıkma) adı verilir. Aynı anda trofoblastlardan hCG hormonu da salgılanmaya başlar. Bu hormon gebelik testlerinin pozitif olmasını sağlayan hormondur. İmplantasyonu takiben endometriumun (rahim iç zarı) o bölümünde değişiklikler başlar ve gebeliğin devamı için uygun hale gelir.
Döllenme anında bebeğin cinsiyeti bellidir. Eğer dölleyen sperm X kromozomu taşıyor ise bebek kız, Y kromozomu taşıyor ise erkek olacaktır. Dolayısı ile bebeğin cinsiyetini belirleyen erkek, yani babasıdır. Kadının bebek cinsiyetinde en ufak bir rolü yoktur. Bu devrede cinsiyeti saptamak ancak genetik inceleme ile mümkündür. Bu aşamada belli olan sadece cinsiyet değildir, bebeğin artık bütün özelliklerini ortaya koyacak genetik yapısı belirlenmiştir. Tüp bebek çalışmalarında embriyolar rahim içine yerleşmeden önce bazı genler araştırılarak bir grup hastalık erkenden saptanabilmektedir.
Bu aşamada anne adayında herhangi bir fiziksel ya da ruhsal değişiklik görülmez. Yanlız embriyonun yuvalanması sırasında hafif lekelenme şeklinde bir kanama olabilir.
4. Hafta
ANNELİK
Eğer gebe kaldıysanız salgılanan bazı hormonlar nedeniyle adet gecikir. Ancak adetde gecikme başka nedenlere de bağlı olabileceğinden test yaptırmanızı öneririz. Testin sonucuna göre doktorunuzdan randevu alınız çünkü erken dönemde muayene olarak oluşabilecek riskleri önlemiş olursunuz. Doktorunuz sizi muayene edecektir. Bu dönemde yapılan ultrasonografide gebelik kesesini görmek genelde mümkün değildir. Bazen idrar tahlilinde de gebelik saptanamayabilir, ancak kanda yapılan gebelik testi daha hassastır ve doğru sonucu verecektir.
Ay başına gebe kalma oranı %25 civarında olduğundan ilk denediğiniz ay gebe kalamazsanız üzülmeyin ve denemeye devam edin.
Gebe bir kadında bazı fizyolojik ve ruhsal değişiklikler olur. Bu aşamadaki belirtiler adet öncesi belirtilerle hemen hemen aynıdır. Halsizlik, yorgunluk ve göğüslerde dolgunluk gözlenebilir.
4. haftanın sonunda koriyonik villus adı verilen doku rahmin içine doğru ilerler ve embryoda kan damarları teşekkül etmeye başlar. Yolk sac ise kan sistemini meydana getiren hücreleri üretmeye başlamıştır. Bu haftanın sonunda embryo ile plasenta arasında oluşum bulunur ve bu daha sonra göbek kordonunu meydana getirir.
Yine embryonik bölge üzerinde 3 tabaka gözlenirki bunlar daha sonra organları oluşturacak olan katmanlardır: ektoderm, endoderm ve mesoderm.
5. Hafta
İLK DEĞİŞİKLİKLER
Salgılanan hormonların etkisi ile ilk değişiklikler ortaya çıkmaya başlar. Memelerde dolgunluk ve hassasiyet bu haftada en sık karşılaşılan yakınmadır. Uyku hali ve halsizlik genelde görülen bulgulardandır. Rahimdeki büyüme mesanenizin kapasitesini azalltığı için sık tuvalete gitme ihtiyacı duyabilirsiniz. Doktorunuz vajinal ultrasonografi ile gebelik kesesini uterus içinde size gösterecektir. Eğer ultrasonda kese görülemez ise bu bir dış gebelik olabilir.Dış gebelik karın içinde kanama yaparak hayati tehlike yaratabilen ciddi bir durumdur, bu nedenle ilk gebelik kontrolünüzü geciktirmemeniz gerekir. Vaginal ultrason yapılması gebelik ve bebek üzerine zararlı değildir bu konuda kaygı duymayınız.
Döllenmeden sonraki 16. günde gelişim iyice hızlanır. Endoderm tabakasından akciğerleri çevreleyen zarlar, dil, bademcikler, ürethra, mesane ve sindirim sistemi gelişirken, mesodermden kaslar, kemikler, lenf sistemi, dalak, kan hücreleri, kalp, akciğerler ile üreme ve boşaltım sistemleri farklılaşır.Cilt, tırnaklar, saç, gözün lens tabakası, işitme sistemi, burun, sinüsler, ağız, anus, diş mineleri, hipofiz bezi, meme dokusu ve sinir sistemi ise ektoderm tabakasından farklılaşır. Bu haftanın sonunda bebeğin kan hücreleri oluşmuştur ve epitel hücreler arasında kanallar oluşturmaya başlamıştır.
6. Hafta
YOĞUN ÇALIŞMA DÖNEMİ
Belki de hala daha gebe olduğunuzu size fark ettirecek şikayetleriniz yok. Gebelik öncesi yaşantınız ile hiçbir fark göremiyorsunuz. Bilmelisiniz ki içinizde bir fabrika var ve hayal bile edemeyeceğiniz kadar hızlı çalışıyor. Embryonun tek tek her hücresi sürekli faaliyet halinde. Bu faliyetin sonucu olarak bazı şikayetlerde yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlıyor. Pek çok kadın gibi sizde özellikle sabahları uyandığınızda midenizin bulandığını fark edebilir hatta kusabilirsiniz. Eskiden sizi cezbeden yemek kokuları artık size tiksinti veriyor ya da eşinizin o çok sevdiğiniz parfümünün birden bire aslında hiç de güzel olmadığını fark ettiniz. İş arkadaşınızın sigarası hiç sizi bu kadar rahatsız etmemişti. Aslında tüm bu kokular yine eskisi gibi. Değişen sizsiniz. Gebelik hormonlarının beyninizdeki bulantı merkezini uyarması neticesinde olan bu durum emezis gravidarum olarak adlandırılır. Eğer bulantı ve kusmalar sizin yaşantınızı ve beslenmenizi etkileyecek kadar şiddetli olur ise hiperemesis gravidarum tablosu gelişti demektir.Bu durumda ilaç kullanmanız gerekebilir. Gebelerde bulantı ve kusmaya neden olan hormon net olarak tanımlanamamıştır. Bu nedenle direk olarak şikayetleri durduracak bir ilacı yoktur.
Bu dönem bebeğin organ gelişimi için kritik olduğundan alkol, sigara gibi bebeğe zararlı olabilecek maddelerden uzak durulmalı, doktora danışılmadan herhangi bir ilaç kullanılmamalıdır.
Döllenmeden sonra 21-23 günlerde embryonun boyu 1.5-3 mm kadar olmuştur. Bu dönemde çok hızlı bir büyüme ve değişim söz konusudur. Göz ve kulak taslakları meydana gelmiştir. Nöral tüp yavaş yavaş kapanmaya ve embriyonun kalbi atmaya başlar. Ancak damarlar tam anlamı ile gelişmediğinden tam bir dolaşım olmaz.
7. Hafta
GELİŞMEYE DEVAM
Siz hala dışarıdan birşey fark etmesenizde embryonuz büyümeye devam etmektedir. Bu haftanın sonunda bebeğinizin boyu bir fasülye tanesi kadar olacaktır. Eğer rahimin içine direk olarak bakma ya da bir kamera yerleştirme şansınız olsa idi göreceğiniz tıpkı bir fasülye tanesi gibi bir cisim olacaktı. Bu fasülyenin tepe kısmına dikkat ettiğinizde iki küçük siyah noktacığı fark edebilecektiniz. İşte bu iki küçük nokta bebeğinizin gözleri olacaktır, hatta gözün ağ tabakası olan retina oluşmaya başlar.Biraz daha kenarda yer alan topluiğne başından küçük çukurluklar da kulaklar olarak gelişecektir. Bu organlar hem denge hem de işitmede görev alır. İlkel bir ağız ve dil fark edilebilir. Yine bu haftada kol ve bacak tomurcukları oluşmaya başlar.Beyin 3 ana kısmına ayrılır. Tiroid bezi gelişimini sürdürür, lenfatik sistem ilk defa oluşmaya başlar. Kalp kısımları plasma ve kan hücreleri ile dolar. Kan dolaşımı başlamıştır. Şimdilik iki bölümden oluşan kalp dakikada 150 defa atmaktadır. Doppler ultrason ile bebeğinizin kalp atımını doktorunuz size dinletebilir. Akciğer gelişimi devam etmektedir. Safra kesesi, mide, barsaklar ve pankreas gelişimini sürdürür.
Bu dönemde 1-2 kilo alınabilir ya da verilebilir, her iki durumda normaldir.. Hafif bir yorgunluk, halsizlik ve uyku hali olabilir, bulantı ve kusmalar artabilir. Bu şikayetler özellikle sabah erken saatlerde daha fazla olur.
8. Hafta
EMBRİYO BÜYÜYOR
Terminolojik açıdan bebeğiniz hala daha embriyo olarak adlandırılmaktadır. Bunun nedeni alt kısmında kuyruğa benzer bir çıkıntının olmasıdır. Gelişmekte olan bebeğinizde küçülen tek bölüm bu çıkıntıdır. Diğer bölümler ise süratle büyümeye devam etmektedir. Özellikle beyin ve kafa hızla büyümeye devam eder. Göz kapakları kıvrım şeklinde ayırd edilebilir. Alt çene belirginleşmeye başlar. Omurilik gelişimini sürdürür. Üst damak farklılaşır. Burnun ucu oluşur. Dişetlerinin altında dişler gelişimini başlatır. Yemek borusu farklılaşır ve nefes borusundan ayrılır. Kalp içinde kapakçıklar fark edilmeye başlar. Kalbin 4 odacığı ayırdedilebilir. Akciğerler yemek borusunun iki yanında yer alırlar. Böbrek oluşmaya başlar. Kollar silindirik şekilde uzamaya başlarken uçlarında el ayaları belirmeye başlar. Kollarda sinir iletimi başlar. Yine kollar kıvrımlanır. Bu kıvrım gelecekdeki dirsekdir.
Gebelik öncesinde kapalı bir yumruk kadar olan rahim artkı neredeyse portakal kadar olur. Rahimdeki bu büyümeler sizde zaman zaman hissedeceğiniz karın kramplarına neden olabilir. Bu arada hormonal değişimlere bağlı olarak cilt değişiklikleri baş göstermeye başlayacaktır. Yağlı bir cilt ve sivilcelenme bunun en tipik göstergeleridir. Artık gebeliğe alışmaya başlıyorsunuz.
9. Hafta
İDRAR YAPMAYA BAŞLIYOR
Embryonik kuyruk iyice kaybolmuştur. Kıkırdak ve kemik dokuları oluşmaya başlamıştır. Barsaklar göbek kordonu içinden karın boşluğuna doğru göç etmeye başlarlar. Beyin hala daha en büyük organdır. Yutak belli olmaya başlar. Ağız boşluğu oluşumu görülebilir. Kulak kepçesi farklılaşır. Gözde retina iyice belli olabilir. Göz kapakları fark edilebilir. Burun delikleri belirir. Koku almaya yarayan sinir oluşur. Yemek borusu uzar ve kalpden çıkan kan iki ayrı yönde pompalanmaya başlar. Meme uçları belirgindir. İnce barsaklar uzar, böbrek oluşumu tamamlanır ve ilk kez idrar üretmeye başlar. İlkel cinsiyet hücreleri oluşmaya başlar. Dış genital organların farklılaşması başlamıştır. Ancak hala daha kız yada erkek olduğu bellli değildir. El ve dirsek belirginleşir. Bacaklarda sinir iletimi başlar. Bebek içinde yüzdüğü suyun içinde hafif hafif hareket etmeye başlar.
Sizde ise belirgin bir kilo artışı olmasa da göğüsler büyür ve dolgunluk-hassasiyet olur. Bu dönemde destekleyici sütyen giymeye başlamak gerekebilir. Mide üst ucundaki kas tabakası gevşemesi sonucu mide içeriğinin yemek borusuna kaçabilir ve yanma hissi olabilir. Bu dönemde günlük kalori gereksiniminiz yaklaşık 300 kalori artmıştır. Yeterli kalsiyum alabilmek için bol bol süt içmelisiniz. Eğer süt içmeyi sevmiyorsanız peynir ve yoğurt tüketebilirsiniz buna ek olarak gebelikte düzenli kullanılan vitaminlerde yarar sağlayacaktır.
10. Hafta
HAREKETLER BAŞLIYOR
Fertilizasyondan 47-48 gün sonra kafa dik durumdadır ve iç kulakda denge sağlayan kısımlar gelişir. Dudakların gelişimi tamamlanır. Gözler kapalıdır. Gonadlar gelişir testis ya da over farklılaşır. Kalp gelişimini büyük ölçüde tamamlar. Gövdenin dışında gelişmiş olan barsaklar karın boşluğu içine doğru iyice hareket ederler. Diz ve ayak belirginleşir. Ayak parmakları ve tırnakları belli olur. Kaslar güç kazanmaya başlar. Kız bebeklerde klitoris erkek bebeklerde ise penis gelişir. Hemen hemen bütün eklemler ve kasların oluşumu tamamlandığı için bebek artık su kesesi içinde hareket etmeye başlar, ancak bu hareketler sizin hissetmeniz için yeterli değildir. Bu haftanın sonunda bebeğinizin organogenez adı verilen organ gelişimi dönemi tamamlanmıştır. Gebeliğin geri kalan kısmında bu organların olgunlaşması olacaktır.
Bu dönemlerde anne adayının duygu durumunda dalgalanmalar çok sık görülür. Kendinizi zaman zaman melankolik zaman zaman da çok mutlu hissedebilirsiniz. Bu çok normal bir durumdur. hem gelişen bebeğinizin dişleri hem de kendi diş etlerinizin sağlığı için yeteri kadar flor aldığınızdan emin olmalısınız. Kan hacminiz arttığı için cildinize yakın toplardamarlarda koyulaşmalar fark edebilirsiniz. Bu durum özellikle bacaklar ve memelerde belirgindir. Kilonuz da artık artmaya başladı. Bulantı ve kusmalarınızın azalmaya başlaması bu dönemlerde beklenebilir.